Şafak YILDIRIM
Şu günlerde herkes -daha doğrusu son sınıflar- bir kargaşanın içinde sürüklenip duruyorlar. Zaten benim sözlerim de ne son sınıfları ne de 11. Sınıfları ilgilendiren cümle kümeleri değil. Benim kelamlarım tüm lise öğrenimi görenleri alakadar ediyor. İlk olarak size yukarıdaki başlığı atarak ne yapmaya çalıştığımı söyleyeyim. Aslında bu bir sosyal deneydir. Eğer başlığa “Doğuştan Değil! Çalışmaktan” yazsaydım. Muhakkak ki kimse umursamaz ve görüp geçerdi. Çünkü; artık o kadar sınav odaklı olduk ki, “Motivasyon mu? Hedef mi? O da ne?” Diyebilecek durumdayız.
Konumuza gelecek olursak, bu yazımdaki konu’m tabii ki de zeka. Sizce zekâ doğuştan mıdır? Yoksa eğitilebilir mi? Birçok Profesör Zekânın Genetiksel yapıda olduğuna inanırken, bir diğer kısım var ki -ki çoğunluk bu yönde- zekânın eğitilebilir olduğuna, geliştirilebilen bir yapıya sahip olduğunu tezleriyle ispat ediyorlar. Örneğin Edison başarısının kaynağı sorulduğunda “Başarımın %5’ini zekâya, %25’ini ise çalışmaya borçluyum” demiştir. Kesinlikle öyle. “Çalışmak hiç ölmeyecekmiş gibi bu dünya için, yarın ölecekmiş gibi öbür taraf için”
Siz çalışın ve gerisini gerçekten de zamana bırakın. Yolun sonunda göreceksiniz ki bu çaba hiçbir zaman boşa gitmemiş olacak. Hiç anlamasanız bile çalışın. Çünkü bir zamandan sonra siz de alışacaksınız ve bu durum size olağan bir hadise gibi gelecek.
Tekrar zekaya dönecek olursak; zekâ asla tek yönlü değildir. Çoklu bir zekâya da, sayısal, sözel, müziksel, bedensel, görsel, doğal, içsel, fantastiksel zekaya da sahip olabilirsiniz. Ama tüm zekâlardan da en önemli zekâ türü bitabii Duygusal Zekâ’dır. Bundan biraz bahsetmekte yarar var. Bu zekâ türü duygularımızı bastırmakta, davranışlarımızı önsezgi ile birleştirmede işe yarıyor. Örneğin Prof. Dr. Nevzat Tarhan’ın bir makalesinde ki gözlem şöyle. Harvard Üniversitesi’nin en iyi 10 öğrencisini bir yıl boyunca gözlemliyorlar ve okul başarısı çok yüksek olan öğrencilerin hayata atıldıklarında ki sonucun berbat olduğunu görüyorlar. Öğrenciler iş yaşamındaki gelişmeleri ve düzeni takip edemeyerek başarısız oluyorlar. Yani siz her ne kadar okulda ki derslerinize çalışsanız da Einstein’in deyişiyle “Bir balıksanız uçamazsınız” Ve maalesef bunda da bizim eğitim anlayışımızda ki eksikliklerden kaynaklanıyor. Kendinizi keşfedin. Belki de yarının Mozart’ı veya diğer nesli kurtaracak olan Edison sensin.!