Beyza EROĞLU
Her insana kaderini yaşamak için belli bir süre verildi. Bu aynı zamanda, kendini tanımak ve hayallerini yaşamak için sahip olduğumuz zamandır. Farkına varamadığımız şey ise, sahip olduğumuzu bildiğimiz ama ne kadar süremiz olduğunu bilmediğimiz…
Zaman yeri doldurulabilen, geri getirilebilen bir şey değil, yalnızca akan, durmayan bir somutluktur peki lise çağındaki bir insana neyi anlatması gerekiyor? Başarılı olmak için yapması gerekenleri sıkıştıracağı bir tür kutu mudur zaman? Yapılması gerekenler nedir peki? Durmaksızın baskılanan beynimizin yabancı olmadığı bir karmaşa daha değil mi?
HEPSİNİ BOŞVERİN. AMACINI BUL
HERKESİ BOŞVERİN. KİM OLMAK İSTEDİĞİNİ BUL
SİSTEMİ BOŞVERİN. AMACIN İÇİN ARACINI BUL
Bir tırtılı düşünün: Hayatını güzel otlar yiyerek devam ettirirken kendine bir koza örerek, tüm yeryüzünün güzelliğinden mahrum etmek neden istemiş? Hayali sürünmek yerine, göz alan zarif kanatlarla uçmak olduğu için olabilir mi?
Zamanı öldürmeyi bırakın, hayallerimizin katili olmak ve ömrümüzü yaşamak istemediklerimizden oluşan parmaklıklar ardında geçirmek için çok genciz. Bunu hemen yapın, bütün büyük başlangıçlar pazartesi günleri yapılmaz. Zaman bizi öldürene kadar bir koza örmeli, o kozadan çıkmalı ve artık uçabildiğimizi görmeliyiz.
NEYİ BAŞARMAK İSTİYORSAN ONA ODAKLAN.
Başkalarının sizin hakkınızdaki fikirleri, gerçeğiniz olmasın. Hedefiniz başkalarını değil, sizi memnun etsin. Her sabah uyandığınızda kendi kararlarınızın sonuçlarını yaşayacağınızı bilerek karar verin.
“Herkes bir amaç ile doğdu.” Amacımıza ulaşmak için, çalışmanız, kendinizi geliştirmeniz gerekir.
Onlarca saat ders çalıştın, sabahın beşinde uyandın, belki hiç uyumadın, duygusal olarak en dipteydin belki ama hikayen’in sonunda kazanan sendin. Her zaman doğrusunu yap. En rahat uyku vicdanının rahat olduğu uykudur liseli. Hayallerinin peşinden git, kimsenin desteklemesini bekleme. Senin hayatın ve senin hayalin. Onun sana faydası olmayacak, yapamayacağını söylemesi durumu kötüleştirmeyecek seni kamçılayacak. Uykunu, zamanını, huzurunu sadece hayallerine ver, çünkü o cömert elleri olan bir dost. Düşersin ama kalkarsın, uyursan uyanırsın.
Sistemin hayatını mahvettiğini mi düşünüyorsun? O zaman üzerine daha iyisini inşa et! Kolay olacağını kimse söylemiyor ama kelebekleri asla unutma
.
Bir gün, bir parkta, bir adam küçük bir kozada çırpınmakta olan bir kelebeğin kozadan çıkamayışına şahit olur. Dakikalarca çıkması için onu izler sonunda dayanamayarak gider ve kozayı açar. Kelebek dışarı düşer ama kanatlarını asla açamaz, asla uçamaz ve ölür.
Önemli olan artık lisenin bitmesi değil, herhangi bir üniversiteye gitmek değil önemli olan sabahları lanet etmeyeceğin bir hayat uğruna savaşman gereken hayallerin.
Sistem basit: herkes düşecek ama kim kalkacak? Akıntıya karşı gitmen gerek!
Başarmak için karar verdiğin anda gerçekleşmeye başlayacak, buna inan. Başucunda bir motivasyon kaynağın olsun. (hayallerini anlatan resim, ailen, milyonları ayağa kaldıran bir şarkıcı, altın madalyasıyla gururlanmış bir sporcu…) kalbinde hep inancın olsun. (başarabileceğine, doğruyu yaptığına) aklında da hedefin olsun. (iyi kariyer, iyi hayat, dünya turu, madalyalar..) bir de hep kelebekler olsun liseli (sürünme, uç. Midendekiler de dâhil bunlara)
Dün dünyanın en sert düşüşünü yaşamış, en talihsiz kazayı geçirmiş ya da başarısızlıkla yıkılmış olabilirsin. Geçmişi unut. Hayatının geri kalanının ilk gününde her şeyi iyi yapın. Unutmayalım: “imkânsız diye bir şey yoktur! İmkânsız kelimesinde bile ‘imkân’ vardır.”
Şimdi bir not kâğıdı al ve şunu yaz : “ben değilsem kim? Şimdi değilse ne zaman?”(Emma Watson)
Sonraki yazım için tıklayınız Hayatını Yenile
Tebrik ederim sevgili Beyza, çok başarılı, çok etkili bir yazı olmuş. Eline, kalemine, yüreğine sağlık.
güzel yazı
Teşekkürler